Bu bir Murphy Kuralıdır:
Bir işi biliyorsan yap, yapamıyorsan öğret, öğretemiyorsan yönet.
Bu kuralı şöyle geliştirebiliriz: Yönetemiyorsan danışmanlık yap!
Hayatınızın belli bir aşamasında siz de benzer durumlara rastlamışsınızdır herhalde: Birileri gelir ve size bir işin nasıl yapılması gerektiğini anlatır. Sizin bu işi yeterince iyi yapamadığınızı vurgular ve onun sözüne güvenmeniz gerektiğini söyler. Olası en kötü senaryoda, bunları söyleyen kişi sizin patronunuzdur.
Bunlara başlangıçta inanabilirsiniz ama sonra gözlerinizin açıldığı bir an gelir ve VAY CANINA!
Size akıl vermeye yeltenen kişinin aslında konuya ne kadar uzak, konunun ne kadar cahili ve işi yapmaya gelince ne kadar beceriksiz
Konuyu özetleyen bir fıkra
Çoban yolun kenarında sürüsünü otlatmaktayken aniden bir jip gelmiş ve içinden çıkan modern ve karizmatik görünüşlü kişi çobana "Selam dostum! Sürünü otlatmakta olan bir çoban olduğunu görüyorum. Şimdi sana yardım edeceğim ama karşılığında bir koyununu alırım, tamam mı?" demiş.
Fıkra bu ya, çoban da kabul etmiş. Adam koyunlara uzunca bir süre bakmış, sonra yanındaki laptop bilgisayarında bir iki işlem yapmış ve
"Senin 184 koyunun var, doğru mu?" diye sormuş.
Çoban başıyla onaylayınca, adam sürüden bir hayvan kapmış ve jipe doğru dönünce çoban kendini tutamamış
"Sen danışmanlık bir şirketinden geliyor olmalısın.."
Karizmatik danışman(?) şaşırmış "Nereden anladın?"
"Çağrılmadan geldin ve bana yardım edeceğini söyledin. Oysa bütün yaptığın benim zaten bildiğim bir şeyi bana söylemek oldu ve bu işlerden hiç anlamadığını da koyun diye çoban köpeğini kaparak ispat ettin..." Devamı...
|